kredi ödenmezse hapis cezası varmı 2016

Eğerbu takibe rağmen nafaka gerekli sürede ödenmezse, takibin yapıldığı yerdeki icra mahkemesine şikayette bulunulmalıdır. Şikayet süresi fiilin öğrenildiği tarihten itibaren üç ay ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıldır. İcra ceza mahkemesince verilen tazyik hapsi cezasına ilişkin yedi gün içinde Hukuk yasaları ve kuralları içerisinde hiç kimse bir senet borcu nedeniyle hapis cezasına çarptırılamaz ve adli bir para cezası verilemez. Yalnızca icra takibi başlatılır ve bu takip doğrultusunda borç tahsil edilebilir. Borcu ortadan kaldıran haller arasında hiçbir şekilde hapis cezası bulunmamaktadır. SENET BORCU ÖDENMEZSE HAPİS CEZASI VERİLİR Mİ? Senet borcunun ödenmemesi durumunda borç icra yoluyla temin edilir. Kişiler, hakkında çıkan icra kararı için 5 gün içinde itiraz ederek icra işlemini durdurabilir. İcra işlemini durdurmak için borçluların ödeme yapacağına dair yeni bir taahhüt vermesi gerekir. Bankaborcu ödenmezse hapis cezası var mı? 7, Nisan, 2020 Genel kategorisinde tacettin Çınar tarafından soruldu. kredi borcu ödenmezse hapis cezası var mı Krediborcu ödenmezse hapis cezası almamak için, mal beyanında bulunmalı ve ödeyemeyeceğiniz tutarlar için sözleşme yapmaktan kaçınmalısınız. Bir önceki yazımız olan 444 0 444 Müşteri Temsilcisine Direkt Bağlanmak başlıklı makalemizde 444 0 444 kimin telefonu, 444 0 444 Yapı Kredi Telefon Bankacılığı ve 4440444 Agence De Rencontre Gratuite Pour Les Femmes. Bilindiği üzere hukuk devletinde yapılan tüm hataların belli bir bedeli ve cezası vardır. Bu anlamda insanlar istemeseler de almış oldukları krediler içinde ceza korkusu yaşar. Bu anlamda sordukları soruların başında kredi borcu ödenmezse hapis cezası olur mu? Banka borçlarında hapis yatar mıyım? Bankaya borcumu ödemedim ne gibi cezalarım olur? Gibi soruları sormaktadır. Kredi Banka Borçlarında Hapis Kredi Banka Borçlarında HapisBankalar, Kredi Borçlularının Hapis Cezası Almasını Sağlayabilir mi?Kredi Borcu Ödenmezse Hapis Cezası Var mı? Tüketim alışkanlıklarının değişmesiyle birlikte, artan tüketim ihtiyaçlarının karşılanması için bireysel banka kredisi çekmek, birçok kişinin başvurduğu bir yöntemdir. Bankaların, bireysel kredi verme kriterlerini, geniş kitleleri kapsayacak şekilde asgari standartlarda tutmasıyla, başvuru yapan hemen herkesin kredi kullanma başvurularının kabul edilmesi sonucu ortaya çıkmaktadır. Bankalardan ya da finans şirketlerinden bireysel kredi almak çok kolay olsa da, kredi geri ödemelerini düzenli olarak yapabilmek, her zaman çok kolay olmuyor. Kredi geri ödemelerinde yaşanan aksaklıklar, yüz binlerce kredi borçlusu ortaya çıkarmakta, bankalara borçlanan kişiler, kendilerini hangi hukuksal durumların beklediğine dair sorular sormaktadır. Bu soruların başında kuşkusuz “Kredi borcu ödenmezse hapis cezası var mı?” gelmektedir. Okunmalı İcralık, Avukatlık Olanlara Kredi Ziraat Bankası Bankalar, Kredi Borçlularının Hapis Cezası Almasını Sağlayabilir mi? Kredi borçları ödenmediğinde, kredi borçluları, öncelikle doğrudan doğruya bankalardan ya da bankaların çalıştığı özel hukuk firmalarından gelen uyarı telefonlarıyla karşı karşıya kalmaktadır. Bu görüşmelerde, kredi borcunu ödemede yaşanan gecikme hatırlatılarak, borçlu şahıs uyarılmakta, borcunu ödemezse yaşayabileceği hukuksal durumlar hakkında bilgi verilmektedir. Zaman zaman bu uyarı telefonlarının aralığı sıklaşmakta, görüşme içeriği, borçlu kişiyi tehdit edici boyutlara ulaşabilmektedir. Kredi borcu ödenmezse hapis cezası alınabileceğinin söylendiği durumlara da rastlanmaktadır. Bankaların amacı borçluyu mümkün olduğunca sıkıştırıp, kredi borcunun bir an önce ödenmesini sağlamaktır. Bankalar, kredi borcu ödenemezse borçlu şahsa karşı icra takibi başlatmak, ihtiyati haciz kararı aldırarak borçluya ait mallara haciz koydurmak gibi hukuksal yollara başvurabilirler. Ancak borçluya, kredi borcu ödenmezse hapis cezası verilmesini sağlamak bankaların başvurabileceği bir yol değildir. Kredi Borcu Ödenmezse Hapis Cezası Var mı? Kredi borcu veya sözleşmeden kaynaklanan başka herhangi bir borç nedeniyle borçlu şahıslara hapis cezası verilemez. Bu düzenleme Anayasa’nın 38. Maddesinde yer almaktadır. Bu madde, sözleşmeden kaynaklanan bir yükümlülüğün yerine getirilmemesinden ötürü kimsenin özgürlüğünden alıkonulamayacağını, çok açık bir şekilde düzenlemiştir. Tüm kanunlar Anayasa’ya uygun olmak zorunda olduğundan, başka hiçbir hukuksal düzenlemede, sözleşmeden doğan yükümlülüğünü yerine getiremeyen kişilerin hapis cezası alacağına ilişkin bir düzenleme yapılamayacaktır. Kredi borcunun ödenmemesi durumunda hapis cezası verilmesi mümkün değilse de, yukarıda kısaca belirtildiği gibi, borçlu kişilere karşı icra takibi başlatılabilmekte ve bu suretle borçluya ait mal, alacak ve haklar üzerine haciz konulabilmektedir. Bu şekilde icra tehdidi ile karşılaşıldığında, yapılması gerekenlere ilişkin hukuki yardım alınması borçluların başkaca hak kaybına uğramaması bakımından önemlidir. Krediler, Finansal Sorunlar ve diğer merak ettikleriniz için aşağıdaki yorumlar bölümünü kullanabilirsiniz. Post Views 816 İdari para cezası, devletin idari kurumları tarafından verilen para cezalarıdır. İdari para cezası verebilecek kurumların bazıları şunlardır Bakanlıklar, belediyeler, emniyet, kaymakamlık, valilik, sosyal güvenlik kurumu, Genel Müdürlükler Örneğin, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü. Mahkemeler tarafından verilen para cezaları ise, hukuki sonuçları tamamen farklı olan Adli Para Cezası niteliğindeki cezalardır. İdari para cezaları vatandaşın kabahat niteliğindeki fiillerine karşı verilir. Bu nedenle idari para cezası ödenmezse hapis cezasına çevrilemez. İdari para cezası ödenmezse, cezanın tahsili amacıyla borçlu kişi hakkında yalnızca icra işlemleri yapılabilir. Uygulamada çoğu zaman kişi adına kayıtlı taşınmaz mallar ile araba veya banka hesaplarına haciz konulmaktadır. Kişinin evine giderek fiili haciz uygulaması yapılmamaktadır. Zaten, ev haczine gidilse bile kanunen ev eşyaları haczedilemez. İdari para cezalarına örnek vermek gerekirse, trafik cezaları, SGK tarafından işverene kesilen cezalar, yoklama kaçağı veya bakaya kalma kabahatleri nedeniyle Askeri Ceza Kanunu gereği verilen cezalar, imar kirliliği nedeniyle belediye encümeni tarafından verilen cezalar sayılabilir. İdari Para Cezasının Adli Para Cezasından Farkı Nedir? İdari Para Cezası Ödenmezse Ne Olur? Adli para cezası, yalnız mahkemeler tarafından bir suçun karşılığı olarak verilen cezalardır. Adli para cezasına mahkemeler, idari para cezasına devletin idari kurumları tarafından karar verilmektedir. Mahkemeler tarafından verilen para cezaları ödenmediğinde hapis cezasına çevrilir, idari para cezaları ödenmediğinde yalnızca icra-haciz işlemleri yapılabilir. İdari para cezası ödenmediğinde borçlunun hapse girmesi gibi bir durum söz konusu olamaz. İdari Para Cezasına İtiraz Süresi İdari para cezasına itiraz süresi, genel olarak 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 27. maddesine göre 15 gündür. İtiraz süresi idari para cezasının ilgili kişiye tebliğinden, yani para cezasına dair yaptırım kararının eline ulaşmasından itibaren başlar. İdari para cezası, cezanın muhatabı olan kişiye gönderildiğinde bu cezaya itiraz süresinin ve itiraz merciinin gösterilmesi gerekir. Fakat uygulamada para cezalarının usulsüz bir şekilde muhataplarına tebliğ edildiği, itiraz süresi ve itiraz edilecek merciin gösterilmediği görülmektedir. İtiraz süresi ve merciinin tebligatta gösterilmesi zorunluluğunun önemi şu ki bazı idari kurumların özel kanunlarında 15 günlük genel itiraz süresinden ayrı bir itiraz süresi mevcuttur. Danıştay kararlarına göre, idari işlemlerde itiraz süresinin muhataba bildirilmemesi halinde uygulanacak itiraz süresi 60 gündür Danıştay 14. Dairesi – 2013/697 karar. Devletin idari kurumları tarafından düzenlenen idari yaptırım kararlarında, idari yaptırım kararına karşı hangi mahkemeye gidileceği veya varsa itiraz edilecek başka idari makam, bu idari idari makamın ve başvuru sürelerinin gösterilmesi hukuki bir gerekliliktir, bu gereklilik ise ilgili makamların takdirinde olmayıp, en üst hukuki norm olan Anayasanın bağlayıcılığının zorunlu bir sonucudur. İdari Para Cezasına Nereye İtiraz Edilir? 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 27. maddesine göre idari para cezalarına karşı Sulh Ceza Hakimliğine itiraz edilebilir. İdari para cezası ile birlikte ayrıca bir yaptırım kararı da verilmişse, örneğin para cezasıyla birlikte ayrıca işyerini kapatma cezası verilmişse, görevli mahkeme İdare Mahkemesi olmaktadır. Bu durumda idare mahkemesine işlemin iptali için dava açılması gerekir. İdari para cezası dışında tek başına verilen diğer idari yaptırım kararlarına karşı da İdare Mahkemesi’nde dava açılmalıdır. Bazı idari kurumların verdiği cezalara karşı özel kanunlarındaki hükümler gereği idare mahkemesine iptal davası açmak gerekir. Örneğin, SGK’nın verdiği idari para cezaları. İdari para cezasına itiraz konusunda uygulamada ciddi yanlışlıklar yapılmaktadır. Bu nedenle, yüksek meblağlı idari para cezasına yapılan itirazların bir avukat vasıtasıyla yapılması mağduriyetleri önleyecektir. Yoklama Kaçağı, Bakaya Kalma Nedeniyle Verilen İdari Para Cezasına İtiraz Süresi Nedir? Nereye İtiraz Edilir? 1111 sayılı Askerlik Kanunu’nun 86. Maddesi gereği, yoklama kaçağı cezası ve bakaya cezası hukuki niteliği itibariyle idari para cezası olup il veya ilçe idare kurulları tarafından verilmektedir. İlçe İdare Kurulları kaymakamlık bünyesinde, İl İdare Kurulları ise valilik bünyesinde görev yapan kurullardır. Bu kurulların verdiği yoklama kaçağı veya bakaya kalma nedeniyle verilen idari para cezası kararlarına karşı, kararın muhatabına ulaşmasından itibaren 15 gün içinde kararı veren idarenin bulunduğu yerin yetkili Sulh Ceza Hakimliğine itiraz edilebilir. Askeri Ceza Kanunu’ndaki özel düzenleme nedeniyle hakkında ceza verilen kişi askerdeyse, idari para cezasının tahsili askerliğin bitiminden sonraya bırakılmaktadır. Sosyal Güvenlik Kurumu SGK İdari Para Cezalarına İtiraz Süresi Nedir? Nereye İtiraz edilir? 5510 sayılı SGK Kanunu’nu md. 83, 85, 86, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun verdiği idari para cezalarına karşı genel itiraz yolundan ayrı bir itiraz yolu düzenlemiştir. SGK’nın verdiği idari para cezalarına karşı doğrudan mahkemeye dava açmak mümkün değildir. Dava açamadan önce idari itiraz yollarının kullanılması gerekir. SGK bünyesinde İdari Para Cezasına İtiraz Komisyonları bulunmaktadır. Hakkında idari para cezası verilen kişi veya kurum öncelikle para cezasına karşı, SGK bünyesindeki İdari Para Cezası İtiraz Komisyonu’na 15 gün içinde bizzat veya iadeli taahhütlü mektupla itiraz edebilir. İdari Para Cezasına İtiraz Komisyonu, ilgili kişinin itirazını reddederse, red kararının tebliğinden itibaren 30 gün içinde İdare Mahkemesi’ne cezanın iptali için dava açılmalıdır. Sigortasız çalıştırma, eksik gün veya kazanç bildirimi nedeniyle SGK tarafından prim borcu tahakkuk ettirilen ve prim borcunun ödenmesi için tebligat yapılan işverenler, tebliğ tarihinden itibaren 1 ay içinde prim borcunu tahakkuk ettiren ünitenin Ünite Prim Tahakkuk İtiraz Komisyonu’na itiraz etmelidir. İtiraz reddedildiği takdirde işverenin 1 ay içinde yetkili Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğü’nün bulunduğu yerdeki İş Mahkemesi’ne dava açması gerekir. Trafik Para Cezası ile Birlikte Verilen Aracın Trafikten Men Edilmesi Kararına Karşı Nereye İtiraz Edilir? İtiraz Süresi Nedir? Trafik para cezasına karşı itiraz yeri Sulh Ceza Hakimliğidir. Fakat, trafik idari para cezasıyla birlikte aracın da trafikten men edilmesine karar verilebilir. Böyle bir karar verilmişse, yetkili mahkeme Sulh Ceza Hakimliği değil, kararı veren polis biriminin bulunduğu yerin İdare Mahkemesidir. İdare Mahkemesi, hem trafik para cezasının hem de trafikten men kararının iptali açısından yetkili mahkemedir. Dava açama süresi kararın tebliğinden itibaren 60 gündür. Sürücü Belgesinin Ehliyetin Geçici Olarak Geri Alınmasına Karşı Nereye İtiraz edilir? İtiraz Süresi Nedir? Sürücü belgesinin Ehliyetin geri alınması kararı idari bir yaptırım kararı olmasına rağmen, 2918 sayılı Kanunu’nun 112. maddesindeki özel düzenleme nedeniyle, bu karara karşı idari para cezaları gibi Sulh Ceza Hakimliklerine itiraz edilir. İtiraz süresi, idari yaptırım kararının alındığı günden itibaren 15 gündür. Sürücü belgesinin geri alınması kararı, bir suç nedeniyle mahkemeler tarafından verilmişse mahkeme kararına itiraz prosedürü içinde itiraz edilmelidir. Mahkemenin bir suç nedeniyle sürücü belgesini geri alma kararı vermişse Sulh Ceza Hakimliği’ne değil, kararı veren mahkeme nezdinde Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre itiraz edilmelidir. HGS-OGS İdari Para Cezasına İtiraz HGS veya OGS para cezalarına itiraz, bu nitelikteki idari para cezalarının tebliğinden itibaren 15 gün içinde ilgili Sulh Ceza Hakimliği’ne yapılmalıdır. İtirazı incelemeye yetkili Sulh Ceza Hakimliği’nin hangi mahkeme olduğu uygulamada tartışmalara neden olmaktadır. Bu nedenle sıklıkla yetkisizlik kararları verilmektedir. HGS - OGS kullanıcıları, para cezasını düzenleyen idari birimin bağlı bulunduğu Sulh Ceza Hakimliği’ne değil, somut olarak ihlalin yapıldığı idari birimin bağlı olduğu adliyedeki Sulh Ceza Hakimliği’ne başvurmalıdır. Sigara İçme İdari Para Cezası Nereye Ödenir? Nereye İtiraz Edilir? 4207 Sayılı Tütün Mamullerinin İçilmesi Yasaklanan Yerler Kanunu’nın 2. maddesine göre bazı kapalı mekanlarda sigara içme yasağı vardır. Sigara içme yasağı olan yerler, sağlık hizmetlerinin sunulduğu hastane, tıp merkezi, aile sağlığı merkezleri, eğitim – öğretim faaliyetinin yürütüldüğü tüm okul, sürücü kursu, dersane gibi yerler, kültür faaliyetinde bulunulan kütüphane, sergi, müze gibi yerler, tüm kapalı spor salonları, toplu taşıma araçları, toplu taşıma araçlarının bekleme yerleri, kamu kurum ve kuruluşlarında ise en az beş kişinin görev yaptığı kapalı mekânlarda sigara içme yasağı vardır. Sigara içme yasağı ihlal edildiğinde her yıl değişen oranlarda idari para cezası verilmektedir. Sigara içme yasağının ihlali nedeniyle idari para cezası, hem sigara içem kişiye hem de söz konusu yer bir cafe, restaurant vb gibi bir işyeri ise işyeri sahibine de verilir. Sigara içme idari para cezası, nereye ödenir sorusunun cevabı, yani ödeme yeri sigara içme cezası tutanağı üzerinde mevcuttur. Sigara içme idari para cezası Mal Müdürlüklerine ödenir. Örneğin, Bakırköy’de bir cafede sigara içen bir kişiye verilen sigara içme para cezası, Bakırköy Mal Müdürlüğü’ne ödenebilir. Sigara içme para cezası, vergi dairelerine ödenemez, çünkü hukuki niteliği itibariyle idari para cezası olduğundan kaymakamlık bünyesinde olan Mal Müdürlüğü’ne ödenir. Sigara içme para cezasına itiraz, para cezasının verildiği yerin bağlı olduğu Sulh Ceza Hakimliği’ne yapılır. İtiraz süresi, sigara içme para cezasının verildiği günden başlamak üzere 15 gündür. Örneğin, Bakırköy’de tarihinde verilen sigara içme para cezasına karşı en geç tarihine kadar 15 gün içinde Bakırköy Sulh Ceza Hakimliği’ne itiraz edilmesi gerekir. Sigara içme idari para cezası itiraz dilekçesinde, ceza tutanağı bilgileri, sigara içme para cezasına esas teşkil eden olgular, itirazı temellendirecek her türlü delil veya bilgi dilekçeye eklenmelidir. İtirazı incelemeye yetkili Sulh Ceza Hakimliği, itirazı haklı bulursa idari para cezasını iptal eder. İdari Para Cezaları Nereye Ödenir? İdari para cezaları, genel olarak mal müdürlüklerine ödenir. Şunu belirtmek gerekir ki, bazı kurumların verdiği idari para cezaları, cezayı veren kurum tarafından tarafından tahsil edilmektedir. Karmaşaya yol açmaması için kanun, idari para cezası kişiye tebliğ edildiğinde nereye ödeneceğinin de kişiye bildirilmesini zorunlu kılmıştır. İdari para cezasının peşin ödenmesi halinde, cezanın 1/4’ü oranında indirim yapılmaktadır. Erken ödeme yapmak isteyen kişi, cezanın kendisine tebliğinden itibaren 15 gün içinde cezayı ödemesi gerekir. Cezanın erken ödenmesi cezaya itiraz edilmesine engel değildir. Kişi bir taraftan cezayı öderken diğer taraftan cezaya itiraz edebilir. SGK tarafından verilen idari para cezaları kurumun kendisi tarafından tahsil edilmekte olup bizzat kuruma, bankalara veya PTT şubelerine ödenebilmektedir. Trafik cezaları, vergi dairesine, bankaya veya PTT’ye ödenebilir. İdari Para Cezası Adli Sicil Kaydına Sabıka Kaydına İşler mi? İdari para cezası, adli sicil kaydına sabıka kaydına işlemez. İdari para cezaları kabahat niteliğindeki suçlar için verilir. Adli sicil kaydı ise yalnızca işlenen bir suç karşılığında mahkemelerce verilen kesinleşmiş cezalar için tutulmaktadır. İdari Para Cezası Yargıtay ve Danıştay Kararları Lisans Alınmadan Petrol Ticareti Nedeniyle İdari Para Cezasına İtiraz Davacının idari para cezası ile cezalandırıldığı, sıvılaştırılmış petrol gazları piyasasında gösterilen, satış, taşıma ve dağıtım gibi her bir faaliyet için ayrı ayrı lisans alınması gerektiği, lisans alınmaksızın yapılan faaliyetler için idari para cezaları öngörüldüğü, bu kapsamda davacının otogaz satışına yönelik lisansının bulunduğu, ancak otogaz taşınmasına yönelik lisansının bulunmadığı, Gaziantep İl Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından tarihinde yapılan denetimler sırasında mülkiyeti davacıya ait 21 AT … plakalı tankerle LPG taşımacılığı yapıldığının belirlendiği, her ne kadar davacı tarafından istasyonunda bulunan yeraltı tankında sızıntı olması nedeni ile bu tankta yer alan gazın tankere aktarıldığı ve aracın tamir için Gaziantep İli’nde bulunduğu ileri sürülmekte ise de, davacının yeraltı tankında gerçekleştiğini ileri sürdüğü sızıntı için Sıvılaştırılmış Petrol Gazları LPG Piyasası Lisans Yönetmeliği hükümleri uyarınca ilgili birimlere “önemli olay” bildiriminde bulunmadığı, ayrıca, tamirin Diyarbakır İli’nde de yapılabileceği, bu sebeple davacının ileri sürdüğü hususların inandırıcı bulunmadığı, bu durumda, davacının eyleminin sabit olması nedeni ile eylemi ile uyumlu idari para cezası ile cezalandırılmasına dair işlemde hukuka aykırılık yoktur Danıştay 13. Daire - Karar 2017/359. SGK Prim Borcuna Dair Ödeme Emrinin İptali Davasında Görevli Mahkeme Kurum tarafından çıkarılan prim borcu ile idari para cezaları için, Kurum komisyonuna yapılan itirazın reddedilmesi üzerine; idari para cezalarının iptali için idari yargıda, bunun dışındakiler için, adli yargıda dava açılabilir. Kurum komisyonuna itiraz edilmeyen veya yapılan itiraz reddedilip de idari yargıda açılacak dava ile iptali istenilmeyen, veyahut idare mahkemesinde açılan ve reddine karar verilen davanın kesinleşmesi durumunda, artık idari para cezaları kesinleşmiş ve idari aşama böylece tamamlanmış olur. İdari para cezalarının iptali, komisyona yapılan itirazın reddi kararının tebliğinden itibaren 30 gün içinde idari yargıda; idari aşamada kesinleşen veya henüz kesinleşmemiş olan idari para cezalarının tahsili için 6183 sayılı Yasaya göre düzenlenen ödeme emirlerinin iptali ise ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren 7 günlük sürede adli yargıda iş mahkemesinde açılacak dava ile istenebilecektir. Dava konusu ödeme emirlerinin, 2008/12-2009/3 dönemlerine ait pirim ve ferilerine ilişkin borçlar ile, 2009/4-5 dönemlerine ait idari para cezalarına ilişkin olması ve talebin de söz konusu bu ödeme emirlerinin iptali olması karşısında, görevli mahkeme iş mahkemesi olduğundan, mahkemece davaya devam edilerek, hacze dayanak bilgi ve belgelerde getirtilmek suretiyle, söz konusu idari para cezalarının kesinleşip kesinleşmediği araştırılıp, sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir Yargıtay Dairesi - Karar 2017/492. Kaçak Yabancı İşçi Çalıştırma ve Menfi Tespit Davası Davacı, davalılardan …Genel Müdürlüğü tarafından, narenciye bahçesindeki portakalın toplanması işinde yabancı uyruklu işçi çalıştırdığından bahisle aleyhine idari para cezası verildiğini, oysa bu bahçenin diğer davalı A. tarafından kendisi için satın alındığını, idari para cezasına konu izinsiz yabancı uyruklu işçi çalıştırma işinin de bilgisi dışında davalı B. tarafından gerçekleştirildiğini, bu sebeple para cezasına muhatabın kendisi olmadığını belirterek borçlu olmadığının tespiti isteminde bulunmuştur. Mahkemece, yabancı uyruklu işçilerin davacı tarafından temin edilerek, kendisi tarafından çalıştırıldığı, diğer yandan idari para cezasının tebliğinden sonra yasal itiraz süresinin geçirilmesinden sonra Kanun’un tanımadığı bir haktan yararlanarak hukuk mahkemesinde menfi tespit davası açılmasının mümkün olmadığı, görevli mahkemenin sulh ceza mahkemesi olduğu gerekçesi ile, görev nedeni ile davanın reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamından; davacıya, 4817 Sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanunu’nun 21/3 madde ve fıkrası uyarınca, çalışma izni bulunmayan yabancı uyruklu işçi çalıştırdığı gerekçesiyle TL idari para cezası verildiği ve 2011 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, ancak davacı tarafından idari para cezasının iptali için sulh ceza mahkemesine itirazda bulunulmadığı anlaşılmaktadır. Dava konusu, … Genel Müdürlüğü’nce 4817 Sayılı Kanun uyarınca uygulanan ve itiraz edilmemesi üzerine kesinleşen idari para cezasından dolayı, davacının borcunun bulunmadığının tespiti istemine dair olup, idari yaptırıma dair itiraz usulünden ayırt edilmelidir. İdari yaptırım, süresi içerisinde sulh ceza mahkemesine itiraz edilmediğinden kesinleşmiştir. Açıklanan nedenle, sulh ceza mahkemesinin görevli olduğu şeklindeki somut olaya uygun düşmeyen gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş; kararın bozulması gerekmiştir Yargıtay 4. HD - Karar 2017/56. Kaçak İşçi Çalıştırma İdari Para Cezası Nedeniyle Başlatılan İcra Takibine İtiraz Somut olayda, taraflar arasında işçi ve işveren ilişkisi bulunmamaktadır. Davaya konu istem, davacı tarafından 4817 Sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun’un 21/3. maddesi uyarınca çalışma izni bulunmayan yabancıyı çalıştıran davalı işverene verilen idari para cezasının tahsili amacıyla yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. 4904 Sayılı Türkiye İş Kurumu Kanunu’nun 20 /son maddesi, idari para cezalarının genel esaslara göre tahsil edileceğini düzenlemiştir. Şu halde, uyuşmazlığın çözümünde genel görevli Asliye Hukuk Mahkemeleri görevlidir. Mahkemece, yazılı gerekçe ile iş mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir Yargıtay - Karar 2016/6477. Defter ve Kayıtların İbraz Edilmemesi Nedeniyle İdari Para Cezasına İtiraz Dosyadaki kayıt ve belgelere göre tarihli denetim raporunda , işyerinde işverenin eşine defter ve kayıtların ibrazına dair yazının tebliğ edildiği halde ibraz edilmemesi sebebiyle davacıya idari para cezası verilmesi gerektiğinin tespit edildiği, idari para cezasının tarihinde tebliğ edildiği, ödeme emrinin tarihinde tebliğ edildiği, tarihinde ödeme emrinin iptali için süresinde dava açıldığı, ihtirazi kayıtla söz konusu cezanın ve ferilerinin tarihinde ödendiği anlaşılmıştır. Ödeme emrinin iptali davasında 506 Sayılı Kanun’un 80/ kurum alacaklarının tahsilinde 6183 Sayılı Kanun’un uygulanmasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde alacaklı sigorta Müdürlüğünün bulunduğu yer İş Mahkemesi’nin yetkili olduğu belirtildiğinden dava yetkili ve görevli Mahkemede açılmıştır. Ancak idari para cezasının yerinde olup olmadığına karar vermek gün ve 5655 Sayılı Yasayla değişik 506 Sayılı Yasa’nın 140/ gereğince İdare Mahkemesi’nin görevine girdiği halde mahkemece idari para cezasın yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Yapılacak iş; davacının idari para cezasına dair kurum işleminin iptali için Komisyona itiraz edip etmediğini sormak, etmişse Kurumun ilgili ünitesine yaptığı itirazın sonucunu sormak, itirazı reddedilmiş ise idari para cezaları yönünden komisyon kararına karşı idare mahkemesinde dava açıp açmadığını araştırmak, dava açtığının saptanması durumunda idare mahkemesindeki davanın sonucunu beklemek ve çıkacak sonuca göre karar vermek, idare mahkemesinde dava açılmadığı ve dava açma süresinin geçirilerek, idari para cezasının idari aşamada kesinleştiğinin saptanması durumunda ise işin esasına girmek ve çıkacak sonuca göre tüm delilleri birlikte değerlendirmek suretiyle karar vermektir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir Yargıtay 21. Hukuk Dairesi - Karar 2016/8503. SGK İdari Para Cezasının İptalinde Görevli Mahkeme Davanın yasal dayanağı, idari para cezasının dayanağını oluşturan eylemlerin gerçekleştiği tarih itibariyle yürürlükte bulunan 5510 Sayılı Kanun’un 102. maddesi olup anılan maddenin 4. fıkrasında, “İdarî para cezaları ilgiliye tebliğ ile tahakkuk eder. Tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Kuruma ya da Kurumun ilgili hesaplarına yatırılır veya aynı süre içinde Kuruma itiraz edilebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazı reddedilenler, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde yetkili idare mahkemesine başvurabilirler. Bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması halinde, idari para cezası kesinleşir.” hükmünü içermektedir. İdari para cezası tahakkuku işleminin iptaline dair davada adli yargı ve giderek iş mahkemelerinin görevli olmadığı belirgin bulunmakla, idari yargı alanına giren davanın dava koşulu eksikliğine dayalı olarak usulden reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu, işin esasına girilerek, idari para cezasının ödendiğinden bahisle, davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi isabetsizdir Yargıtay 10. HD - Karar 2016/9765. SGK İdari Para Cezasına İtiraz ve İcra İnkar Tazminatı Davacı, davalıya 4857 saylı İş Kanunu’nun dayanılarak 107. maddesi uyarınca idari para cezası verildiğini, davalının yaptığı itirazın reddedilerek idari para cezasının kesinleştiğini, kesinleşen idari para cezasının tahsili için yapılan icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun uyarınca alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takibe itirazının haksız olması gerekir. Haksızlık kavramı alacağın belirlenebilir likit olma şartını da kapsar. Somut olayda, idari para cezasının kesinleşmesinden sonra icra takibi başlatıldığı anlaşılmaktadır. Kesinleşen idari para cezasının, artık yasal olup olmadığı yargılama konusu yapılamaz YHGK’nın 2000/21-135 E, 2000/149 K. ve kesinleşen idari para cezasından davalı sorumlu olup alacağın miktarı belirlenebilir likit niteliktedir. Şu halde; takip konusu alacak likit olup davalı icra takibine itirazında haksızdır. Mahkemece, davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi yerine, olaya uygun düşmeyen gerekçelerle icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş; kararın bozulması gerekmiştir Yargıtay - Karar 2016/7611. Şirket Yetkilisinin Savcılık Yazısına Cevap Vermemesi Avea İletişim Hizmetleri Anonim Şirketinin özel hukuk statüsüne tabi şirket olması nedeniyle Ceza Hukuku uygulamasında memur “kamu görevlisi” sayılmayan ve “kamu görevlisi gibi” cezalandırılması olanağı bulunmayan şirket adli yazışmalarından sorumlu olan sanığın, Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen 2010/4744 sayılı soruşturma kapsamında şirkete yazılan müzekkerelere süresinde cevap vermeme şeklindeki eyleminin; 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 32. maddesinde düzenlenen emre aykırı davranış niteliğinde olduğu, anılan maddede öngörülen idari para cezasının miktarına göre eylem tarihi ile inceleme günü arasında 5326 sayılı Yasanın 20/2-c maddesinde öngörülen 3 yıllık zamanaşımı süresinin gerçekleştiği anlaşılmış ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca bu hususta bir karar verilmesi mümkün olduğundan gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5326 sayılı Kanunun 20. maddesi gereğince sanık hakkında İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 16/01/2018 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi Yargıtay 5. Ceza Dairesi - Karar 2018/197. Avukat Baran Doğan Hukuk Bürosu UYARI Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Baran Doğan’a aittir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir. Makale Yazarlığı İçin Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere avukatbd adresine gönderebilirler. Makale yazımında konu sınırlaması yoktur. Makalelerin uygulamaya yönelik bir perspektifle hazırlanması rica olunur. 13 Temmuz 2020 tarihinde eklendi, 61 kez okundu. Günümüzde insanlar ne kadar çok para kazanırsa kazansın yeterli olamayabiliyor. Böylesi bir durumda da kimi zaman da beklenmeyen özel durumlar ortaya çıktığı için kredi çekmek durumunda kalabiliyor. İhtiyaç kredisi, ev kredisi, araç kredisi gibi farklı krediler çekilebiliyor. Aylık taksitler ve belli faiz oranları ile ödenen bu kredilerde kimi zaman kişiler ödeme güçlüğü yaşayabiliyor o zaman da başlarına neler geleceğini bilmek istiyor. Başlarına neler geleceğini ifade etmeden önce bilinmesi gereken en temel husus kredi ödemesinin birgün bile gecikmesi kredi puanın düşmesine ve ileride yeniden kredi çekmek isterse kredi çekememesine ya da istediği miktarda çekememesine neden oluyor ki bu da son derece önemli risk teşkil eden bir durumdur. Bu noktada şunu da anımsatmak gerekir ise kredi çekilen bankadan değil bir başka bankadan EFT ile kredi ödemesi yapılıyor ise çoğunlukla ilgili bankanın bir gün sonra hesabına düşeceği için ödeme mutlaka eğer EFT olması durumunda son güne bırakılmadan yapılmalıdır. Aksi halde öyle olmasa bile gecikme gözükecek ve kredi çeken kişi için risk teşkil edecektir. Bunun dışında bankalar açısından ilk üç gün ödenmediği zaman herhangi bir sorun yoktur. Ama 2 ay üst üste mazareti ne olursa olsun kredi ödemesi gerçekleşmez ise o zaman banka 30 günlük bir ödeme süresi verir. Bu süre zarfında da ödeme yapılmaz ise o zaman kanunun öngördüğü yasal süreçler başlar. Kredi ödemelerinin gecikmelerinde bankalar otomatik olarak gecikme faizi alırlar. Bunu da unutmamak ve ona göre adım atmak gerekir. Kredi Borcu Ödenmezse Eve Haciz Gelir mi? Kredi borcunun 90 gün içinde ödenememesi ve hiçbir adım atılmaması durumunda o zaman kişinin çalışan bir birey olması durumunda maaşının dörtte birine kredi borcu bitene dek el konulur ve düzenli olarak maaşından kredi ödemesi alınır. Ama eğer kişi çalışmıyor ve gelir durumunu gösteremiyor ise bu şartlarda evine haciz gelebilmesi olasılığı daima vardır. Yine eğer kredi çeken başka mal varlıkları ve gelirleri varsa onlara da el konulabilmektedir. Kredi çeken kişi eğer ödeme taahüdü yapmasına rağmen ödemesini gerçekleştirmez ise hiçbir biçimde kişiden kredi ödemesi alınamıyor ise o zaman hapsa girme durumu kredi miktarı ne olursa olsun mümkün olabilmektedir. Kredi Borcunda Kefilin Başına Gelebilecek Olanlar Bazı bankalar kredi çeken kişilerden kefil istemektedir. Kredi çeken kişiden çekilen kredinin alınamaması, ona hiçbir biçimde ulaşılamaması durumunda o zaman kredi için muhatap olarak kefil alınır. Kefilden yasal mevzuatlar uyarınca kredi ödemesi istenir. Kefilin de krediyi ödememesi durumunda benzer süreçler onun için de geçerli olmaktadır. O yüzden kefil olmak bu bağlamda son derece önemli olan bir olgudur. Kredi Borcunu Ödeyemenlerin Yapması Gerekenler Üstte belirtilen tüm bu bilgilerden sonra bir nedenden ötürü kredi borcunu ödeme yapamayan bireylerin başvuracağı temel yöntemler şunlardır Başka bir bankadan kredi çekerek kalan kredi ödemesini bu çektiği kredi ile kapatabilirBanka ile görüşerek kalan kredi miktarını yeniden yapılandırmaya gidebilir. Bu işlemi borcu ödeyemediği günden itibaren 90 gün içinde yapmak durumundadır. Aksi durumda bir anlamı bu noktada başka türlü bir biçimde kredi ödeme yöntemleri araştırabilirBankanın ilgi bölümleri veya bankanın avukatı ile görüşüp durumunu izah ederek anlaşma ve çözüm yoluna ortak bir noktada bulaşarak süreç zarfında mutlaka mal bildirimi yapılmalıdır. Kredi Borcu Ödenmezse Hapis Cezası Var mı? Kredi Borcu Ödenmezse Hapis Cezası Var mı?, Günümüz en büyük problemlerinden biri kuşkusuz kredi kartı borcudur. Kimi için kredi kartları bir kurtarıcı niteliğinde görülse de aslında yanlış kullanıldığında size büyük sorunlar yaşatacak bir şeydir. Özellikle birçok insanın aklına karıştıran kredi kartı borcu ödenmediği taktirde başlarına neler gelebileceği ve hangi problemler ile karşılaşılacağı akıllardan çıkmayan bir sorudur. En büyük korku ise hukuki işlemlerin başlatılıp hapse düşme endişesidir. Kredi borcu ödenmezse hapis cezası var mı? sorusu akılları kurcalayan ve huzursuz eden bir sorundur. Öncelikle Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 38. maddesine göre hiç kimse bir sözleşmeden veya imzalamış olduğu bir borç durumundan dolayı kişisel özgürlüğünden alıkoyulamaz. Yani borcunuzu ödeyemediğiniz için kimse sizi hapse sokamaz. Fakat bu durumda çok dikkatli olunmalıdır. Bunun için size birçok avantaj ve fırsat sunulacaktır. İlk olarak 90 günlük bir süre verilip borcunuzu ödemeniz için beklenir fakat burada borcunuza faiz işlenmektedir. Eğer bu süre zarfında hala ödeyemediğiniz taktirde idari takip sürecine girilmektedir. Bu aşamadan sonra banka size bazı teklifler sunacaktır. Anlaşmanız durumunda banka ile aranızda yeni bir ödeme planına gidilir. Aksi taktirde yapılandırmanın kabul edilmemesi ve anlaşılamaması gibi bir durumda hukuki sürece gidilir ve yasal sürecin başlamasıyla yeni bir yapılanma tercih edilebilir. Borcunuzun olduğu banka bir avukat veya bir hukuk bürosu ile anlaşıp sizinle birlikte birçok kez iletişime geçebilir. Bu süreçte icra takibi başlangıcı ortaya çıkabilir ve var olan banka hesaplarınıza el konulabilir. Gerektiği taktirde maaşınızdan da kesinti yapılabilir. Bu blogdaki popüler yayınlar Kuryenet Müşteri Hizmetleri Telefon Numarası Kaç Siz değerli okurlarımıza bugün ki yazımız da kuryenet dağıtımı, kuryenet telefon numarası ile ilgili bilgiler vermek ve sizlerin güvenli alışverişler yapabilmeniz adına sorunları iletebileceğiniz görüş ve düşüncelerinizi paylaşabileceğiniz kuryenet iletişim şekillerinden bahsetmek istiyorum Kuryenet ile ilgili müşterilerle irtibat iletişim ve çağrı yolları aşağıda ki şekillerle sağlanmaktadır. İlk olarak internet adresi aracılığıyla Kurumsal müşteriler adresinden kendi özel şifreleri ile gönderinin barkot numarasını girerek gönderilerin dağıtım hikayesini tek tek takip edebilmektedirler. Siz değerli kuryenet müşterileri ve siz değerli okurlarımız kuryenet ile ilgili Her türlü şikayet, öneri ve isteklerinizi sayfasında bulunan iletişim bölümünden firmanın insan kaynakları bölümüne iletebilirsiniz. Eğer bir sorun ve şikayetiniz varsa bunu mutlaka iletmenizi rica ediliyor çünkü başka sorunlarla başka şekilde karşılaşmanız bir daha istenmiyor. Döviz Çekilebilen ATM’ler Hangi Bankaların Türkiye’de ki bankalara ait ATM noktalarından döviz cinsinden para yatırabilmek ve çekebilmek için öncelikle bankanızda döviz hesabınızın olması gerekir. Döviz hesabının da kredili mevduat hesaplarına ilişkilendirildiği zaman bankaların döviz verebilen ATM noktalarından faydalanabilirsiniz. ATM noktalarından döviz veren bankalara geçmeden önce bankaların ATM döviz hizmetlerinde komisyon aldığını ve bankaların her ATM noktalarında döviz alınamadığını belirmek isteriz. Bu yüzden aşağıda açıklayacağımız bankaların internet sayfalarını ziyaret edebilir ve döviz işlemi gören ATM noktalarını, almış oldukları komisyon ücretlerini öğrenebilirsiniz . 1-HCBS Bank ATM noktalarından döviz çekmeye izin veren bankalardan biri de HCBS Bank’tır. HCBS ATM noktalarından üzerinde döviz işareti olan ATM noktaların döviz çekilebilmektedir. 2-Garanti Bankası Dolar, EURO cinsinden döviz çekilmesine izin veren Garanti Bankası, günlük döviz çekim limitini en fazla 1500 TL’ye denk gelen döviz cinsi ka Rotatif Kredi Nedir? Ne İşe Yarar? Rotatif Kredi Nedir? Son zamanlarda, küçük işletmeler, acil nakit ihtiyaçlarını karşılamak için rotatif krediyi kullanmaktadır. Peki, rotatif kredi nedir? Rotatif kredi, bankaların, belirli teminatlar karşılığında, kurumsal müşterilerine karşı sunduğu bir kredi çeşididir. Günlük olarak faiz işletildiği için rotatif’ denmiştir. Faiz oranı piyasa koşullarına göre değişebilen bu kredi çeşidinde, kredinin faizi üçer aylık dönemler sonunda ödenir. Bu ödeme şeklinden ötürü rotatif kredi faizine dönem sonu faizi de denilmektedir. Ocak ve Mart arasındaki dönem için Mart ayı sonunda, Mart ve Haziran arasındaki dönem için Haziran ayı sonunda, Haziran ve Eylül arasındaki dönem için Eylül ayı sonunda, Eylül ve Aralık arasındaki dönem için Aralık ayı sonunda olmak üzere yılda dört defa dönem sonu faizi rotatif kredi faizi ödemesi yapılır. Rotatif kredinin firma sahiplerine sağladığı birçok avantaj vardır. Firma sahipleri, bu kredi sayesinde, firmaları için, kredi limiti ve vadesi dahilind Yaygın olarak karşılaşılan hukuki problemlerden bir tanesi de senedin vaktinde veya hiç senedin vadesi gelmesine rağmen ödenmemesi durumunda izlenmesi gereken yollar nelerdir sorusunun cevabını bu yazımızda vermeye çalışacağız. Senet Nedir? Senet, borç gösteren belgedir. Senet; üzerinde yazan tarihte, belirtilen miktardaki paranın ödeneceğini taahhüt eder ve bu anlamda bir ispat aracıdır. Kökleri Roma Hukukuna kadar uzanan senet, en eski hukuki belgelerden bir tanesidir. Senedin Ödenmemesi Bir senedin ödeme vakti gelmesine rağmen ödenmemesi durumunda yapılacak olan şey banka yoluyla protesto çektirmektir. Böylece senedi ödemeyen kişi, bankalar nezdinde sorun yaşamamak, kredi çekme konusunda riske düşmemek ve kredi notunu düşürmemek için bu senedi ödeyebilir. Senette yazan tarih gelince borç muaccel olur; yani ödenecek duruma gelir ve ödenmesi gerekir; eğer ödenmezse borçlu temerrüde düşer ve temerrüt faizi işlemeye başlar. Protestodan da herhangi bir sonuç alınamazsa yapılması gereken bir avukata başvurmaktır. İyi bir avukat, sizin hukuki temsilcinizdir ve hukuki rotanızı belirleyecek olan kişidir. Senedin ödenmemesi durumunda icra kanalıyla tahsil etmek amacıyla icra müdürlüğünde yasal takip açılacak ve daha sonra eğer senedi ödemeyen kişinin hacze kabil gayrimenkul veya taşıtı varsa bunlar üzerinde ihtiyati tedbir uygulanması talebinde bulunulacaktır. Aslında senedin ödenmemesi durumunda izlenecek yol tipik icra takibi yöntemleridir. İcra takibinde ödeme emrinin gönderilmesi, ihtiyati tedbir, dosyanın kesinleşmesi, haciz işlemleri, taahhüdü ihlal, yediemini suistimal gibi bütün konular senedin ödenmemesi durumunda da geçerlidir. Senet ve Ticari Hayat Senet; anlık olarak ödenmeyen borçları belirli bir tarihte ödeyeceğine dair verilen sözdür, dolayısıyla ticari hayattaki önemi bir hayli yüksektir. Sadece ticari hayatta değil bireylerin gündelik borçlarında da sık sık kullandıkları senet resmi şekil şartı barındırmadığından oluşturulması kolay bir belge türüdür. Senetlerin bu kadar yaygın olması, ödenememe risklerini de beraberinde taşımaktadır ve ödenmemesi durumu hukuki uyuşmazlıklara dahil olmaktadır. Ödenmeyen bir senet aynı zamanda ticari hayatın aksamamasına ve dolaylı zararlara sebep olabilir. Örneğin senedin vadesine güvenip başka bir kişiyle iş anlaşması yapmış kişi senedin ödenmemesi sebebiyle iş anlaşması yaptığı kişiyi de zor durumda bırakacak ve bu zincirleme etki ticari hayat için sıkıntılar doğuracaktır. Bu sebeple toplumsal hayatın ilk zamanlarından beri var olan senet çok da güvenilir bir ödeme aracı değildir ve revize edilmesi gerekmektedir. Diğer taraftan pratik bir çözüm olması ve ticari hayata hız kazandırması açısından değerlendirecek olursak bir taraftan da olmazsa olmazlardan bir tanesidir. Senedin Ödenmeme Cezası Senedin ödenmemesi durumunda ön görülen cezai bir yaptırım bulunmamaktadır, bu durum borcun ödenmemesi gibi düşünülmeli ve icra takibiyle devlet kanalları kullanılarak cebri vasıtalar kullanılması gerekmektedir. Bu sebeple senedin ödenmemesi durumunda bir hapis cezası veya ekstra bir para cezası saptanmamıştır. Bunun yanında icra ve iflas hukukunda hapis cezası gerektiren haller burada da mevcuttur. Taahhüdü ihlal ve yediemini suistimal gibi suçlar burada da geçerlidir. Senedin Tahsilatı Senedin tahsil edilmesi bazen hayati öneme sahip ve acil olabilmektedir. Bu sebeple hızlı ve etkin bir çözüm için başvurmanız gereken kişiler avukatlardır. İcra ve İflas Hukukunda uzmanlaşmış avukatlar senet tahsilatı için izlenmesi gereken yöntemleri daha önceki tecrübelerinden ve teorik bilgilerinden faydalanarak belirlemektedirler ve bu konuda atılması gereken adımların ne olduğunu bilmektedirler. Bu sebeple, avukatla beraber hareket etmek size büyük avantaj sağlar ve mağduriyetinizin daha çabuk çözülmesi sağlanır. Proaktif Hukuk ve Danışmanlık Bürosu, ihtiyaç duyduğunuz hukuki çözümleri danışmanlık ve avukatlık hizmetleriyle sizlere profesyonel ve kurumsal bir şekilde sunmaktadır. Ödenmeyen Senetlerinizin Takibe Açılması İçin İcra Ekibimizle İletişime Geçebilirsiniz. İletişim İçin Tıklayınız.

kredi ödenmezse hapis cezası varmı 2016